Uzmanı uyardı: Çocukluk çağı kanserleri artış eğilimi gösteren önemli bir sağlık sorunu

Çocukluk çağı kanserlerinin artış eğilimi gösterdiğini ve bu artışı önlemek için ise kanser oluşumunu engelleyecek koruyucu yaklaşımlar sergilenmesi gerektiğini söyleyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümünden Prof. Dr. Emel Cabı Ünal, “Çocukluk çağı kanserleri artış eğilimi gösteren önemli bir sağlık sorunudur. Bu artışı önlemek, kanser oluşumunu önleyecek koruyucu yaklaşımlar, kişiselleştirilmiş tıp uygulamaları ve risk değerlendirmesinin başarılması, erken tanı yöntemlerinin geliştirilmesi ve kişiselleştirilmiş kanser tedavisini kapsar ” dedi.

Prof. Dr. Emel Cabı Ünal, 15 Şubat Uluslararası Çocukluk Çağı Kanseri Günü dolayısıyla değerlendirmelerde bulundu. Pediatrik Onkolog Prof. Dr. Emel Cabı Ünal, “Türkiye’de her yıl 3 bin 500 çocuğa kanser tanısı konuluyor ” dedi.

“Çocukluk çağı kanserleri, tüm kanserlerin yüzde 1.3’ünü oluşturuyor” 

Çocukluk çağının çok dinamik bir süreç olduğunu vurgulayan Ünal, “Çocukluk çağı kanserleri artış eğilimi gösteren önemli bir sağlık sorunudur. Bu artışı önlemek, kanser oluşumunu önleyecek koruyucu yaklaşımlar, kişiselleştirilmiş tıp uygulamaları ve risk değerlendirmesinin başarılması, erken tanı yöntemlerinin geliştirilmesi ve kişiselleştirilmiş kanser tedavisini kapsar. Kanser sıklık oranı ve vakaların kayıtları, ülkenin sosyo-ekonomik durumu ile ilişkilidir. Dünya çapında her yıl 18 yaş ve altında 300 bin çocuk kanser tanısı almakta olup ülkemizde yaşa göre standardize edilmiş insidans oranı 100 bin kişi başına ≥15,4 (gelişmiş ülkelere benzer oranda). Çocukluk çağı kanserleri, tüm kanserlerin yüzde 1.3’ünü oluşturuyor. Ülkemizde yılda 3 bin 500 çocuk kanser tanısı alıyor ” dedi.

“Erken tanı ve teşhis hayat kurtarıyor” 

Ünal, “Bu hastalık grubunda, özel bir tarama programı olmadığı için erken tanı ve teşhis çok önemli. Öncelikle genetik aktarım belirleyici bir faktör. Eğer ailede ya da genetik geçmişte kanser tanısı olan varsa bu çocuklara özellikle dikkat etmek gerekir. İkinci faktör de ise çevresel etkenler geliyor. Bunlar hava kirliliği, sigara ve tütün kullanımı, sağlıksız beslenme alışkanlıkları, hazır gıda tüketiminin artması gibi etkenleri sayabiliriz. Üçüncü faktör ise enfeksiyon ve virüslerdir. Hepatit B ve C virüsü karaciğer kanseri, insan papillomavirüsü rahim ağzı- serviks kanseri, helikobakter pilori ise mide kanseri riskini artırır ” diye konuştu.

“Çocuklarımızın enfeksiyon süreçlerini kesinlikle ciddiye almalıyız” 

Ünal özellikle bazı belirtiler üzerinde ebeveynlerin oldukça dikkatli olması gerektiğini hatırlatarak, “Çocuklarımızın enfeksiyon süreçlerini kesinlikle ciddiye almalıyız. Eğer enfeksiyon dışında bir direngen ateş varsa, iştahsızlık, kilo kaybı, halsizlik, yorgunluk, eklem bölgelerinde şişlik, cilt altında kanamalar, iki hafta uzun süredir geçmeyen ve ele gelen şişlikler ve sertlikler, iyileşmeyen yaralar gözlemleniyorsa hemen bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır ” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de akraba evliliği oranının yüzde 20-25 olarak belirlendiğini söyleyen Ünal, bu yüksek akraba evliliği oranının çocukta özellikle immün yetmezlik, metabolikhastalıklar ve malformasyonların sıklığını artırarak kanser riskinde de artışa neden olduğunun altını çizdi.

“İyileşme oranlarının artması oldukça memnuniyet verici”

Bugün çok sayıdaki çocuk onkoloji merkezinde çocukluk çağı kanserlerine tanı konulabildiğini ve bu hastaların uluslararası standartlarda tedavi edilebildiğinin belirten Ünal, Türkiye’de iyileşme oranlarının nasıl artış gösterdiğini şu sözlerle ifade etti:

Yıllar içinde çok disiplinli tedavi yaklaşımlarının bileşenlerini oluşturan kemoterapi, radyoterapi ve cerrahideki gelişmelerle birlikte Türkiye’de de çocukluk çağı kanserlerindeki yaşam oranlarının arttığını görmekteyiz. Günümüzde ülkede 40’tan fazla Pediatrik Kök Hücre ve Kemik İliği nakil merkezinde aktif olarak kemik iliği veya periferik kök hücre nakli yapılabiliyor ve bazı dirençli veya nükseden kanser türlerinde olgularda bu tedavi seçeneklerini kullanıyoruz. Bugün artık tedavilerde standart programların yanı sıra bazı akıllı moleküllerin, hedefe yönelik tedavilerin, immunoterapi ajanlarının da devreye girmesiyle iyileşme oranlarının artması oldukça memnuniyet verici. Tedavi başarısının yüksekliği ve kanserden iyileşmiş çocukların önlerinde beklenen yaşam süresinin uzunluğu, erken ve etkin tedaviyi, en iyi hizmete erişimi, yaşam kalitesini, geç yan etkilerin izlenmesini, psikososyal yaklaşımı daha da önemli hale getirdiğinin altını çizmeliyiz.” (DHA)

 

Related Posts

Mudanya’da Boğulma Tehlikesi Geçiren Çocuk Hayata Döndü

Bursa’nın Mudanya ilçesinde fırtınalı havada denize giren 10 yaşındaki çocuk boğulma tehlikesi geçirdi. Çevredekilerin yardımıyla sudan çıkarılan çocuk, sahildeki sağlık personelinin müdahalesiyle hayata döndü ve hastaneye kaldırıldı.

Bir hamburgerin kalorisini yakmak için ne kadar koşmak gerekir?

Bir hamburgerin kalorisini yakmak için ne kadar koşmak gerekir?

Yalnızlık Beyni Zayıflatıyor Dikkat!

Yalnızlık beyni zayıflatıyor! Uzun süreli yalnızlığın hem ruhsal hem fiziksel sorunlara neden olabileceğini belirten uzmanlar, bu durumun özellikle beyin üzerinde birçok olumsuz etkisi olduğunu anlatıyor.

Küçük bir hata büyük sorunlara yol açabilir! Yazın spor yaparken bu 5 yanlıştan kaçının

Yaz aylarında havaların ısınmasıyla birlikte açık hava aktivitelerine olan ilgi artıyor. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Safa Gürsoy, yaz sporlarında en sık yapılan 5 yanlışı anlattı, yazın spor yaralanmalarına karşı alınabilecek önlemleri sıraladı.

Türkiye’de 13 milyon kişi aynı derdi taşıyor: Şimdi de iyileşmek için kola içip, patates yiyorlar

Türkiye’de yaklaşık 13 milyon kişinin mücadele ettiği bu nörolojik sorun, iş gücü kaybından sosyal izolasyona kadar pek çok olumsuz sonucu beraberinde getiriyor. Uzun süredir kesin bir tedavisi bulunamayan migrene karşı insanlar çareyi bazen ilaçlarda, bazen ise TikTok’ta gördükleri sıra dışı önerilerde arıyor.

Her leke aynı değil, ciltteki izler ne anlatıyor?

Türk Dermatoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ertan Yılmaz, kısa süreli tatillerde meydana gelen güneş yanıklarının yıllar sonra deri kanseri riskini artırabileceğine dikkat çekti. Özellikle sırt bölgesinde oluşan lekelerin fotoğraflanarak takip edilmesinin hayati önemde olduğunu belirtti. Cilt sağlığı için güneş koruyucu kullanımının ve gölgede kalmanın önemi bir kez daha vurgulandı.