CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, TBMM’ye sunulan seçim kanunu değişikliğini ‘adrese teslim’ olarak nitelendirdi.
Anayasa Komisyonu’nda yasa değişikliğine ilişkin görüşmelere katılan Karaca, “Bu değişiklikler adrese teslim değişiklikler ama hiç önemli değil. 2018’de yaptınız. İYİ Partiyi seçime sokmayız dediniz. Hiçbiri tutmadı, bu da tutmayacak merak etmeyin” diye konuştu.
“190 SAYFALIK TUTANAKLARIN HEPSİNİ OKUDUM”
Yasa değişikliği ile ilgili olarak 190 sayfanın üzerinde tutanak ve değişiklik gerekçesini okuduğunu belirten Karaca,
“190 sayfayı aşkın bir tutanak var, hepsini tek tek okudum. Bu kanun teklifinin gerekçesini okudum. Sonra kanun teklifinin gerekçesi ile bizim tutanaklardaki konuşmalarımızın, fikirlerimizin, önerilerimizin ne kadar örtüştüğünü gördüm.
Şimdi bu kanun teklifinin gerekçesine baktım, gerçekten bizim o günkü konuştuklarımızı bugün kanun teklifine gerekçe yapmışsınız. Şimdi ben soruyorum; 2018 yılının üstünden dört yıl geçti, dört yıl önce doğru bulmadığınız bir sisteme, yönteme bugün ‘doğru’ diyerek ‘yeniden eskiye dönüyoruz’ diyorsunuz. Neden dört yıl boşa gitti? Neden tekrar bu zamanlamayı bu hâle getiriyorsunuz?” ifadelerini kullandı.
İTTİFAKIN OYU HANGİ PARTİYE SAYILACAK?
Oy kullanma işlemi sırasında ittifak alanı içine ‘Evet’ mührü basılması durumunda bu oyların hangi partiye yazılacağını soran Karaca, “İttifaka verilen oy kime, hangi partiye sayılacak? Aldıkları oya göre diyorsunuz, ittifakın oyunun bir önemi yok ki o zaman” diye konuştu.
Kıdemli hakim uygulamasından neden vazgeçildiğini de sorgulayan Karaca, “Hakimlere güvenelim diyorsunuz. O zaman soruyorum; en kıdemli hakimlere güvenmediğiniz için mi değiştiriyorsunuz? Yirmi yıldır iktidardasınız, birçok seçim yaşadınız ve yaşadığınız her seçimi bu en kıdemli hakimlerle yaptınız. Ne oldu?” sorularını yöneltti.
Karaca kıdemli hakim uygulamasından vazgeçilmesine ilişkin gerekçede bir açıklama olmadığını hatırlattı.
“YÜRÜTMENİN BAŞI KİM?”
Karaca komisyon toplantısında sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir kişi meclise geliyor, AKP Genel Başkanı olarak grup toplantısı yapıp grup konuşması yapıyor. Ardından saraya gidiyor, ben yürütmeyim diyor. İstanbul Sözleşmesi’nden imzayla geri çekiliyor ama seçim yasakları geldiğinde ne yürütme olduğu ne bir siyasi partinin genel başkanı olduğu hiç kabul edilmiyor, o Cumhurbaşkanı deniyor.
Peki, o zaman nasıl eşit olacak? Biri Cumhurbaşkanı forsuyla, Cumhurbaşkanı uçaklarıyla ve Cumhurbaşkanlığı konvoylarıyla gelecek seçim meydanında AKP’nin bayrakları altında miting yapacak. Bütçe nereden gidecek? Cumhurbaşkanlığı bütçesinden. O kimin bütçesi? Milletin bütçesi. Hani eşitlik, hani tarafsızlık, hani adalet, adil seçim? Var mı? Yok”
GEREKÇELERİNİZ GEREKÇE DEĞİL
Yasa değişikliğine ilişkin sunulan gerekçelerin gerçek gerekçeler olmadığını savunan Karaca;
“Diyorsunuz ki; sandık kurulu üyeleri görev yaptıkları sandık, görev tevdi edilen -bilgisi dışında görev tevdi edilen- sandıklarda görev aldığından haberi yok. O nedenle gittiği sandıkta gerçek sandığında oy kullanamıyor. Şimdi, 2019 seçimlerinde 194 bin 390 sandıktan kaç tanesi oy kullanamadı?
Her siyasi parti sandık görevlisine sandık görev yazısını tebliğ eder. Herkes sandık görevlisi olduğunu seçimden en az iki üç gün önce bilir ve eğer sandık görevini kabul etmeyecekse gider, o sandıkta zaten oyunu kullanır.
Bu da doğru bir gerekçe değil. Bu değişiklikler adrese teslim değişiklikler ama hiç önemli değil. Tabii ki 2018’de yaptınız. Neden yaptınız? “İttifak olmaz.” dediniz, “İYİ Partiyi seçime sokmayız.” dediniz, hiçbiri tutmadı, bu da tutmayacak, hiç merak etmeyin” diye konuştu.